Elektrikli tır ve kamyonlar, yük taşımacılığından kaynaklı kirliliği azaltmanın alternatiflerinden biri. Ancak şimdilik bu tip araçların satışları küresel ölçekte toplam satışların çok küçük bir yüzdesini oluşturuyor. Hatta neredeyse yok denecek kadar az.
Avrupa'da son veriler, satılan taşıma ağırlıklı hizmet sunan ağır vasıta sayısının her yıl üç katına çıktığını gösteriyor ama buna rağmen ancak 2024'ün başında toplamın ancak %1'ine ulaşabildi. 3,5 ila 12 ton arasındaki hafif ve orta boy vasıtalarda ise bu oran %5'e çıkıyor.
ABD dahil diğer coğraflarda da Avrupa'dakiyle benzer bir görünüm izleniyor.
Soru şu: Dizel bir kamyonun yakıt ikmali yapmadan elektrikli bir kamyondan yaklaşık on kat daha uzağa gidebildiği bir rekabette öne geçmek ne kadar mümkün? Üstelik içten yanmalı motorların maliyeti elektrikli motorlara göre yarı yarıya daha ucuzken.
Hedef net ama yol biraz karmaşık. Araç ve yakın fiyatları ile şarj istasyonlarının mevcut ağı dikkate alındığında, karayolu taşımacılığının yaygın şekilde elektrikli araca geçebilmesi mümkün değil. Diğer taraftan Avrupa’daki düzenlemelere göre emisyonların beş yıl içinde %45, 2040 yılına kadar ise %90 oranında azaltılması gerekiyor.
HAMA olarak global gelişmeleri de sizin için yakından takip ediyor; tecrübe ve öngörülerimiz ile geleceği şekillendirmek için çalışıyoruz.
